x

8 Köşe Mührü Süleyman Kenarları Hz. ALLAH Vefki Yemen Akik Taşlı Gümüş Yüzük

Ürün Kodu : MS070
Osmanlı Pazar

8 köşe Mührü Süleyman Kenarları Hz. ALLAH Vefki Yemen Akik Taşlı Gümüş Yüzük. Taşıyacak kişinin itikadının tam olması gerekmektedir. Tamamı El Yazması ile Kişiye Özel Yazılır.

Yüzük Ölçüsü Seçiniz
Hediyesi
1.596,00
Paylaş
Kampanya
  • Ürün Özellikleri
  • Ödeme Seçenekleri
  • Teslimat ve İade Koşulları
  • Yorumlar
  • Stok Kodu: MS070
    Metaryel: 925 Ayar Gümüş
    Boyut: mm
    Kullanılan TAŞ: Yemen Akik
    Ağırlık: 16 Gr (+/-1,5) Numaraya Göre Değişebilir.
    Garanti: Ürünümüz Garantili ve Sertifikalıdır.
    Ödeme Metodları: Havale - EFT / Kredi Karti (12 Taksıt) / Kapıda Ödeme / Mail Order / Western Union
    Kargo:
    Ücretsiz Kargo. Ürünler Özel kutu içerisinde Fatura ve Sertifikalı olarak, OSMANLI PAZAR güvencesi ile gönderilmektedir.
    Üzerinde ki Yazı: Mührü Süleyman
    Hazırlanış Süresi:
    1-3 İş Günü İçerisinde
    Özellikler:

    Size Özel Tamamı El İşçiliği olan bu ürüne istediğiniz hattı ve yazıyı yazdırabilirsiniz.

    Kişiye Özel hazırlanan bu ürünleri OsmanlıPazar sayfasından iletişime geçerek kendinize özel olarak hazırlatabilirsiniz.

    Dip Not:

    Bütün ürünlerimiz elde kazıma yöntemi ile oyularak yazılmaktadır. Dünyada çok az ustası olan bu işçilik değerli taşlara tek tek sanatını işlemektedir. Kazıma olan taşların altından taşın kendi rengi çıktığı için, taşla yazının ayırt edilebilmesi ve daha net okunması için oyulmuş yazılara boya sürülerek daha belirgin hale getiriliyor. Fakat doğal taşlar üzerinde yabancı hiç bir madde tutmadığı için bu boya zamanla silinmektedir. Kazıma yazılar asla silinmemekte olup boyasız da kullanımı uygundur.Daha fazla yazıların gözükmesini isteyen müşterilerimiz kırtasiyelerden boya kalemini temin edebilir. Dualı ve yazılı ürünlerin üzerindeki boyalar yazının önemini arttırmadığı için sadece görsel olarak tercih edilebilir. Müşterilerimizin bu durumu bilerek almasını önemle rica ediyoruz.

    İki  Farklı Ustanın Elinden Geçmiş olan bu NADİDE ÜRÜN İstanbul Piyasasında Sadece BURADA YAPILMAKTADIR

    Piyasada Bulamayacağınız ve Mührü Süleyman Yüzüğü tamamen elde size özel olarak  yazılmaktadır.

    Abdestsiz takılmaması gerektiğinden Herkese SATILMAZ! Alan kişi bu vebali bilerek alır. Bu Ürün; Sertifikalı olarak OsmanlıPazar Güvencesi ile sizlere Sunulmaktadır.


    Ürün Sertifikalı ve Faturalı Olarak Size Özel Kutusunda Gönderilecektir.

    Ürünlerimiz %100 Orjinal ve Tamamen El İşçiliğidir. Parmak Ölçülerinize göre Büyültülüp Küçültülebilir.

    Sipariş verdiğiniz ürün en geç bir hafta (yetmeyen günlerde bir sonraki haftaya sarkabilir) içinde tamamlanıp tarafınıza gönderilecektir. Saygılarımızla...


    Mühr-ü Süleyman Nedir ? Süleyman (A.S) 'ın Yüzüğünün Hikayesi 

               Kelime manasıyla Süleyman’ın mührü anlamına gelen mührün şekli aslında kesin değildir. Belli bir tarihten sonra kabul edilmiş olan ve şimdi İsrail bayrağında yer alan sembol İslam dünyasında da yüzlerce yıl kutsal olarak kabul edilmiş cami medrese ve geçitlerde mezarlıklarda yüzüklerde padişahların gömleklerinde tılsım olarak yerini almıştır. Daha sonraları ise farklılık yaratmak için sembol bazen doksan derece çevrilerek kullanılmıştır.

        Batı dünyası bazen büyü kitaplarında bazen noterlik işareti olarak, basımevi markası sonraları bir çok akımın sembolü olmuştur.

              Hz.Süleyman Peygamber’in yüzükle olan ilgisi onun bir imtihandan geçişi şeklinde ele alınır. Yokluğunda bir cariyesine emanet ettiği yüzük mührü bir cin onun görünümünü alarak ele geçirir. Yokluğunda pek çok fitne fesat hazırlar, örneğin tahtına büyü kitapları koyar ve iftira atar. Oysa Hz. Süleyman yüzüğün yokluğunda kendine dönecek ve gücünün kaynağı olan asıl çekirdeğini özünü bulacaktır. Yüce Kitabımız Kuran-Kerim bu konuya atfen şöyle der.

    NEML-15, NEML Suresi 15. Ayeti

            NEML-15 için 40 meâl bulundu. Elmalılı (sadeleştirilmiş) (27/NEML-15: Andolsun ki, Davut'a ve Süleyman'a bir ilim verdik. İkisi de: «Bizi mü'min kullarının bir çoğundan üstün kılan Allah'a hamdolsun.» dediler.) / Elmalılı (sadeleştirilmiş - 2) (27/NEML-15: Andolsun ki biz, Davud'a ve Süleyman'a bir ilim verdik. Onlar: «Bizi mümin kullarının birçoğundan üstün kılan Allah'a hamd olsun» dediler.)

            Ve lekad âteynâ dâvûde ve suleymâne ilmâ(ilmen), ve kâlâl hamdu lillâhillezî faddalenâ alâ kesîrin min ibâdihil mu’minîn(mu’minîne).
         وَلَقَدْ آتَيْنَا دَاوُودَ وَسُلَيْمَانَ عِلْمًا وَقَالَا الْحَمْدُ لِلَّهِ الَّذِي فَضَّلَنَا عَلَى كَثِيرٍ مِّنْ عِبَادِهِ الْمُؤْمِنِينَ

         

           "Süleyman’ın mülk ve saltanatı konusunda onlar, şeytanların okuyup durduklarına uydular. Halbuki Süleyman küfre sapmamıştı. Ancak şeytanlar küfre sapmıştı; insanlara büyüyü öğretiyorlardı.” Bakara Suresi / 102

            Ayrıca Neml suresi’nde Hz.Süleyman Peygamberin(a.s) gelişini duyan karınca beyinin kendi halkına seslenişi efsanevi Seba Melikesi’nin tahtının göz açıp kapayana dek ışınlanışı ve olağanüstü pek çok şey anlatılır.

    Karınca vadisine geldiklerinde bir karınca şöyle seslendi: "Ey karıncalar! Yuvalarınıza girin ki, Süleyman ve orduları farkında olmayarak sizi ezmesinler.” Neml / 18

          "Kendinde Kitap’tan bir ilim olan kişi de şöyle dedi: "Ben onu sana, gözünü açıp yumuncaya kadar getiririm.” Derken Süleyman, tahtı, yanında kurulmuş görünce şöyle konuştu: "Rabbimin lütfundandır bu. Şükür mü edeceğim, nankörlük mü diye beni denemek istiyor. Esasında, şükreden, kendisi lehine şükretmiş olur. Kim de nankörlük ederse bilsin ki, Rabbim Ganî’dir, cömerttir.” Neml / 40

          "Onlar Süleyman için, mihraplardan/kalelerden, heykellerden, havuzlar gibi çanaklardan, yerinden kaldırılamaz kazanlardan ne dilerse yaparlardı. Ey Davûd ailesi, şükür olarak iş yapın! Kullarım içinden şükredenler o kadar az ki! ” Sebe / 13

         "Sonunda, Süleyman için ölüm hükmünü verdiğimizde, onun ölümünü, değneğini yiyen dâbbetül arzdan/ağaç kurtçuğundan başkası onlara göstermedi. Süleyman yere yığılınca, açıkça anlaşıldı ki, eğer cinler gaybı bilmiş olsalardı, o alçaltıcı azap içinde bekleyip durmazlardı.” Sebe / 14

          ” Yüzük kimdeyse Süleyman Odur "

    Yahudi inanışlarına göre Hz.Süleyman’ın emanetlerinin bulunduğu yerin daha sonra Haçlı Seferleri sırasında Kudüs’te arandığı, Tapınak Şövalyelerinin yerini bulduğu ve kutsal bazı emanetlerle Avrupa’ya döndükleri iddia edilmiştir. Kimileri kutsal kadeh Graal’ı, kimileri Felsefe Taşı’nı, kimileri ise Mühr-ü Süleyman’ı bulduklarını düşünmüşlerdir. Tapınak Kral Süleyman’dan sonra yağmalanacaktır ancak o zamana kadar Hz.Musa (a.s) dan  beri nesilden nesile saklanan Hz. Musa’nın emaneti olan Ahid Sandığı’nı (orijinal Tevratın levhalar halinde içinde bulunduğu Tabut-i Sekine) muhafaza edecektir.

          Günümüzde kabul gören sembol göğün ve yerin birleşimini gösterir. İki üçgenin biri göğe biri yere dönüktür. Sembol bir yönüyle insan varlığının maddi bedenini ve ruhunu, bundan oluşan bütünü, bir yandansa dişil ve eril prensipleri, maddi ve manevi değerlerin bütünlüğünü gösterir. Doğunun Yin ve Yang’ına benzer bir semboldür. Dünyaya giriş ve çıkış noktalarını temsil eder. Kimi farklı bakışlar ise şekilde iki piramit görür.

          Özellikle Selçuklu dönemi paralarında ve eserlerinde sıkça kullanılan sembol artık günümüzün gerilimli zaman ve dünyasında İslam ve Hıristiyan toplumlarınca terkedilmiş hatta anlamı bilinmediğinden bir çok tarihi eserde de tahrip edilmiştir.

          Süleyman (a.s.) peygamberlerin en zenginlerinden ve kendisine krallık verilen bütün cinleri,perileri,hayvanları,rüzgarları ve tüm doğa olaylarını da bu vasıta ile  yönetip hayvanlarla konuşabilen bir peygamberdi. Süleyman (a.s.)’ın parmağındaki yüzük bütün cinleri toplayabilme ve egemenliği altına alabilme özelliğine sahipti. Fakat Süleyman (a.s.) vefat ettikten sonra yüzüğü kayboldu. Çünkü bu yüzüğe kim sahipse bütün cinn ve hayvanları yönetebilecektir.

    AKİK

    3 ila 4. Yüzyıllarda Sicilya’da bulunan Achates nehrinin kıyılarında dolaşırken bu taşı keşfeden Yunanlı bir filozof olan Theophrastus ona nehrin ismini vermiştir. Akik taşı, tüm medeniyetlerde ilgi görmekle birlikte öne çıkan  Bizans döneminde yemek takımları  ve   Osmanlı’da da tılsımlarda dahil olmak üzere çeşitli şekillerde  kullanımı göze çarpmaktadır.. Kutsal kitapta adı geçen taşlardan biridir. Aynı zaman da Hatem-ül Enbiya Muhammed Resulullah (s.a.a)’ın kullandığı taşlardan biridir daha önce yayınlanan kitabımdan  ayrıntılarına ulaşılabilir.  İslam alemi için özel bir yer edinmesinin yegane sebebi bu olmakla beraber  Resulullah (s.a.a) akik taşı kullanması Kur’an-ı Kerim’de adı geçmeyen diğer taşların kullanımınada bir nevi cevaz vermiştir.

    Akik Taşı Genel Özellikleri

    Diğer  İsimleri : Akik, Yemen Taşı

    Sertliği  : 6,5 - 7

    Özgül Ağırlığı  : 2,57 - 2,65

    Kimyasal Grubu : Silikat

    Yapısal Görünümü : Yarısaydam, saydam veya opak.

    Parlaklığı : Donuk camsı, yağımsı.

    Kimyasal Formülü : SiO² + Al, Ca, Fe, Mg, Mn.

    Alt Türleri : Mavi Akik, Kırmızı Akik, Yosunlu Akik, Oniks

    Uyumlu Olduğu Unsur :Toprak.

    Uyumlu Olduğu Şakra :Gırtlak, güneş sinirağı, kök, altkarın.

    Uyumlu Olduğu Burç :İkizler (Kırmızı ve Yosunlu Akik), Boğa, Yengeç, Oğlak, Kova

    Rengi : Bir merkezden yayılan kuşaklarda farklı renkler olarak kendini gösterir. Kırmızı, gri, beyaz, mavi, kahverengi, yeşil.

    Sembolü Olduğu Hususlar : İletişim, duygusal, bedensel ve eterik bedenler.

    Çıkarıldığı Başlıca Ülkeler : Türkiye-Ankara, Çin, İtalya, Madagaskar, Meksika, Mısır, Almanya, Hindistan, Brezilya ve Uruguay.

    • Taşıyan kişiyi tehlikelerden korur.
    • Uykusuzluk, karabasan, korkaklık ve nazara kaşı etkilidir.
    • Gerçekleri fark etmeyi sağlar.
    • Stres ve gerginliği ortadan kaldırır.
    • Cesaretin artmasını sağlar.
    • Kişinin sosyalleşmesini ve uyum sağlamasına yardımcı olur.
    • Vücuttaki fazla ve negatif enerjiyi boşaltmayı sağlar.
    • Bedeni güçlendirerek, lenflerin sirkülasyonunu sağlar.
    • Kendisini taşıyan kişiye güç, keyif ve iyimserlik hissi verir.
    • Bu taşı taşıyan çocukları olumsuz düşünceden, duygulardan ve münakaşalardan uzak tutar.
    • Dünyevi başarıyı simgeler. Negatif enerjiyi ortadan kaldırarak, tükenmiş olan cesareti artırır. İş adamları bu taşdan faydalanabilir.
    • Özgüveni artırır.

    Kaynak: Yerdeki ve Havadaki Taşlar Kitabı

    Yazar: Havvanur İNCEKARA

  Benzer Ürünler  
T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.