x

El-Kahhâr Yazılı Akik Taşlı Gümüş Kolye (Esma-ül Hüsna)

Ürün Kodu : DTK136
Osmanlı Pazar

El-Kahhar Yazılı Akik Taşlı Gümüş Kolye. Bu Ürünü OSMANLİPAZAR.com'dan ister Kredi Kartı İsterseniz Kapıda Ödeme Alabilirsiniz.

Hediyesi
953,00
Paylaş
Kampanya
  • Ürün Özellikleri
  • Ödeme Seçenekleri
  • Teslimat ve İade Koşulları
  • Yorumlar
  • Stok Kodu: DTK136
    Metaryel: 925 Ayar Gümüş
    Boyut: mm
    Kullanılan TAŞ: Doğal AKİK Taşı
    Ağırlık: 8,2 gr (+/-1,5) Numaraya Göre Değişebilir.
    Garanti: Ürünümüz Garantili ve Sertifikalıdır.
    Ödeme Metodları: Havale - EFT / Kredi Karti (12 Taksıt) / Kapıda Ödeme / Mail Order / Western Union
    Kargo:
    Ücretsiz Kargo. Ürünler Özel kutu içerisinde Fatura ve Sertifikalı olarak, OSMANLI PAZAR güvencesi ile gönderilmektedir.
    Üzerinde ki Yazı: El-Kahhâr
    Hazırlanış Süresi:
    1-3 İş Günü İçerisinde
    Özellikler:

    Size Özel Tamamı El İşçiliği olan bu ürüne istediğiniz hattı ve yazıyı yazdırabilirsiniz.

    Kişiye Özel hazırlanan bu ürünleri OsmanlıPazar sayfasından iletişime geçerek kendinize özel olarak hazırlatabilirsiniz.

    Dipnot:

    Bütün ürünlerimiz elde kazıma yöntemi ile oyularak yazılmaktadır. Dünyada çok az ustası olan bu işçilik değerli taşlara tek tek sanatını işlemektedir. Kazıma olan taşların altından taşın kendi rengi çıktığı için, taşla yazının ayırt edilebilmesi ve daha net okunması için oyulmuş yazılara boya sürülerek daha belirgin hale getiriliyor. Fakat doğal taşlar üzerinde yabancı hiç bir madde tutmadığı için bu boya zamanla silinmektedir. Kazıma yazılar asla silinmemekte olup boyasız da kullanımı uygundur.Daha fazla yazıların gözükmesini isteyen müşterilerimiz kırtasiyelerden boya kalemini temin edebilir. Dualı ve yazılı ürünlerin üzerindeki boyalar yazının önemini arttırmadığı için sadece görsel olarak tercih edilebilir. Müşterilerimizin bu durumu bilerek almasını önemle rica ediyoruz.

    El-Kahhar Yazılı Akik Kolye
    Kahhâr
    İsyankarları kahreden, hiç bir şekilde mağlub edilemeyen, üstün gelinemeyen
    Cenab-ı Hak buyuruyor:
    1. "O, kulları üzerinde kahredici olandır. O, hüküm ve hikmet sahibi olandır, haberdar olandır." (En'am,18 )
    2. "...De ki: 'Allah, her şeyin yaratıcısıdır ve O, tektir, kahredici olandır.' " (Ra'd,16)
    Mülkün, üstünlüğün, güç ve kuvvetin tamamı tek ve kahhâr olan Allah'a aittir. O'nun dışındaki her şey, mağlub ve yeniktir. Zalim ve zorbaların belini kıran, isyankar ve haddi aşanların boyunlarını büken, dünyadaki emellerine kavuşmalarına mani olan Allah'tır. Varlıların dilek ve istekleri dahil O'nun dilemesi altındadır. 
    Yüce Allah buyuruyor:
    1. "Allah dilemedikçe siz dileyemezsiniz. Gerçekten Allah, bilendir, hüküm ve hikmet sahibidir" (İnsan, 30)
    Allah insanlardan nasıl sıkıntıyı giderme gücüne ve onların kalplerine ferahlık vermeye kadirse, onları büyük bir azapla kahretmeye de kadirdir. Kuran'da Allah'ın Kendi Katından gönderdiği azaplarla helak olmuş kavimlerden örnekler verilir. Bu insanlar hak dinden yüz çevirdikleri ve Allah'a baş kaldırdıkları için sabah vakti, hiç şuurunda değillerken, üzerlerinde dolaşan büyük bir felaketle yok edilmişlerdir. Allah inkar eden toplulukların üzerine evlerini yerinden söken kasırgalar göndermiş, üzerlerine balçıktan taşlar yağdırmıştır. Uyardığı insanların üzerine onların içinde oturdukları şehirleri yerle bir eden sağanaklar isabet ettirmiştir. Toprağın altını üstüne getiren depremleri üstlerine göndermiş, tek bir çığlıkla hepsini yerin dibine geçirmiştir. Açıkça görüldüğü gibi Allah'ın bir insanı kahretmesi hiçbir şeyle kıyaslanamaz.
    Müslüman, gücü yettiğince Allah düşmanlarını mağlup etmeye ve onlara üstünlük sağlamaya çalışmalıdır.
    Allah'tan yüz çevirip başkasına dayanan mutlaka mağlup olacak, şeytanın elinde birer oyuncak olacaklardır.
    Fakat bütün bu sayılanlar Allah'ın dünya hayatında insanlara tattırdığı acılardır. Ve onları yaptıklarından dolayı dünyada yaşarken kahretmesidir. Ama asıl olan, insanın cehennemde görülmemiş bir azapla kahredilmesidir. Allah'ın sonsuz rahmetine karşılık O'nun kadrini takdir edemeyen ve nankörlük eden insanlar ahirette cehennem azabıyla karşılaşacaklardır. Dünyada işledikleri suçların tam karşılığı ahirette kendilerine verilecektir.
    Allah onları cehennemin en dar yerine attığında, inkarcılara daha önce hiç karşılaşmadıkları bir acı tattırır; cehennem ateşiyle yanan derilerini yenileriyle değiştirir ve onların üzerine ateşten duvarlar örer. Öyle ki insanın dünyada çektiği acılar cehennemde karşılaştıklarının yanında çok hafif kalır. Nitekim Kuran'da cehenneme giren insanların Allah'ın kendilerini öldürmesi ve azaptan kurtarması için yalvardıkları haber verilir.
    Havas ve Esrarı
    • Zalimleri ve düşmanları helak etmek için, gece yarısı ve güneş doğarken "Ya Kahhar Celle celalühü" diyerek 306 kere okunur.
    • Gece yarısı veya güneş doğarken 100 kere "Ya Cebbar, Ya Kahhar, Ya Zel babtışedid" der ve sonra da; "Hüz hakkı mimmen zalemeni -Ya Rabbi bana zülmeden kişiden hakkımı al"" diye dua ederse; elbette zalimden hakkını alır.

    AKİK

    3 ila 4. Yüzyıllarda Sicilya’da bulunan Achates nehrinin kıyılarında dolaşırken bu taşı keşfeden Yunanlı bir filozof olan Theophrastus ona nehrin ismini vermiştir. Akik taşı,tüm medeneniyetlerde ilgi görmekle birlikte öne çıkan Bizans döneminde yemek takımları ve Osmanlı’da da tılsımlarda dahil olmak üzere çeşitli şekillerde kullanımı göze çarpmaktadır.. Kutsal kitapta adı geçen taşlardan biridir. Aynı zaman da Hatem-ül Enbiya Muhammed Resulullah (s.a.a)’ın kullandığı taşlardan biridir daha önce yayınlanan kitabımdan ayrıntılarına ulaşılabilir. İslam alemi için özel bir yer edinmesinin yegane sebebi bu olmakla beraber Resulullah (s.a.a) akik taşı kullanması Kur’an-ı Kerim’de adı geçmeyen diğer taşların kullanımınada bir nevi cevaz vermiştir. İmam Caferi Sadık (a.s) rivayet edilir ki; " Zalim bir hakim karşısına suç işlediği gerekçesi ile tutuklanan bir kişi çıkarılmıştır. İmam Caferi Sadık (a.s) O şahsa " akik  kolye yetiştirin” diye emir buyurur. O şahsa akik yüzük ulaştırıldı ve parmağına takıldı. O kişi tutuklanmaktan kurtuldu. 66 Hilyet-ül Muttagin sayfa; 16

    • Taşıyan kişiyi tehlikelerden korur.
    • Uykusuzluk, karabasan, korkaklık ve nazara kaşı etkilidir.
    • Gerçekleri fark etmeyi sağlar.
    • Stres ve gerginliği ortadan kaldırır.
    • Cesaretin artmasını sağlar.
    • Kişinin sosyalleşmesini ve uyum sağlamasına yardımcı olur.
    • Vücuttaki fazla ve negatif enerjiyi boşaltmayı sağlar.
    • Bedeni güçlendirerek, lenflerin sirkülasyonunu sağlar.
    • Kendisini taşıyan kişiye güç, keyif ve iyimserlik hissi verir.
    • Bu taşı taşıyan çocukları olumsuz düşünceden, duygulardan ve münakaşalardan uzak tutar.
    • ·Dünyevi başarıyı simgeler. Negatif enerjiyi ortadan kaldırarak, tükenmiş olan cesareti artırır. İş adamları bu taşdan faydalanabilir.
    • ·Özgüveni artırır.
  Benzer Ürünler  
T-Soft E-Ticaret Sistemleriyle Hazırlanmıştır.